Singapur

SİNGAPUR; kullandığı suya varana kadar dışa bağımlı, hiç bir üretimin olmadığı küçük bir ada ülkesi. Buna rağmen nasıl bir paranın döndüğünü anlamak için devasa binalara ve alışveriş merkezleri ne bakmak yeterli.

Melaka dan saat 11 de kalkan otobüs 2.15 gibi Malezya gümrüğünden geçti. Herkes pasaportları ile otobüs de inip geniş ve yeni gümrük binasında işlemlerini 5 dakika da tamamlayıp tekrar otobüslere bindi. Iki ülke nin sınırı büyük bir nehir, yani Singapur ana kara dan ayrılmış küçük bir ada ülkesi… köprüyü geçer geçmez bu sefer valizleri de alıp Singapur gümrüğüne çıktık. Burası da modern, büyük bir gümrük, giriş gümrüğü olduğu için işlemler Malezya gümrüğüne göre biraz daha uzun sürüyor ve şansınıza detaylı bakan bir memurun sırasındaysanız (benim gibi) daha da uzun sürüyor sıra gelmesi. Üstelik resmen didikledi ve tel edip tavsiye aldı amirinden pasaport da bir sürü damga var ve rehber olduğumu söylediğim halde hemen geçirmek konusunda tereddüt etti. En çok takıldığı konu yalnız geziyor olmamdı, ve sanırım Malezya dan Singapur’a geçen yalnız bir Türk bayanla hiç karşılaşmamış daha önce. eğer işlemler 30dakikadan fazla sürerse otobüs sizi almadan gidebilir diye biletlere uyarı eklemişler.

Sonunda ülkeye girdim, yarım saat sonra otobüs terminaline ulaştık yani nerdeyse 5 saati buldu Melaka Singapur arası…

Ülke içme suyunu Malezya dan alıyormuş, yol boyu su boruları dikkat çekiyor. Malezya ya bağımlı kalmamak için kullanılan suyu tekrar arıtıyorlar, hatta şişeleyip Malezya ya tekrar satıyorlarmış devlet başkanı tv lerin karşısına geçip ne kadar güvenli olduğunu göstermek için içip şov yapmış. Çernobil den sonra çay içen bizim bakanları hatırladım nedense.

Bugins bölgesinde ki otobüs durağından taksi yaklaşık 15$ yazar mış. Şoför amca oteli bilmiyor yakınındaki alışveriş merkezine bırakırım deyince gelişmiş bir ülkede toplu ulaşım kolaydır şansımı deneyim deyip metro istasyonunu sordum.
Önce para bozdurmak lazım, 1 US$ = 1.28 S$ na denk geliyor. İstasyon da günlük seyahat kartı satan yer den 3 günlük kart aldım S$30, bunun S $10 kart depoziti havaalanında geri alınabiliyor. son gün sadece havaalanina gidecekseniz ve benim gibi Chinatown bölgesinde kalıyorsanız 2 günlük almanız yeterli S$16. çünkü tek gidiş S$2

Tipik Tropikal iklim, hava o kadar nemli ki birden bardaktan boşanırcasına yağmur başlıyor herkes alışveriş merkezleri yada tren istasyonları na sığınıyorlar. Yarım saat sonra her yer yine kuru, üstelik ıslansanızda fark etmez zaten üşümüyorsunuz ve hemen kuruyorsunuz.

Otelim booking.com dan rezervasyon yaptırdığım Otel 81 Cosy, geceliği $77 a geldi, kahvaltı yok, 2 kişi iseniz makul bir fiyat yurtdışın da genelde oda fiyatı verildiği için siz 2 kişilik oda fiyatı ödüyorsunuz mecburen.

Otel Chinatown içinde, 3-4 katlı tipik eski tarz evlerin olduğu şirin cadde lerin içinde. Hem güvenli hem sessiz üstelik tren istasyonuna 3 dak. Yürüme mesafesinde. Hazır günlük biletim de varken şehri keşfe çıkayım dedim, akşam Singapur merkezi eminim güzel dir. Her istasyon da ulaşım haritası var, gitmek istediğiniz istasyonu harita da bulmamız yeterli.

Raffles istasyonunda inip ışıklı ama buz gibi alışveriş merkezden çıkıp caddeler boyunca yürüdüm ve sonunda yönümü nehir kenarına verdiğim de hava çoktan kararmıştı. Nehir boyunca tur yapan tekneleri, ilerde görünen Singapur’un sembolü paranın merkezi olan binaların olduğu bölgeyi gözüme kestirdim. Nehir boyunca kurulmuş bir çok ülkenin restoranları sizi oturmanız için ikna etmeye çalışıyor.

Finans ve Ticaret merkezlerinin olduğu, yüksek binalar ve alışveriş merkezlerinin olduğu bölgeyi yürüyerek dolaşabilirsiniz. Gece de devam eden nehir tekne gezisi biraz pahalı üstelik nehir boyunca yürümek daha keyifli diye ben de tabana kuvvet devam ettim, zaten otel den aldığım şehir haritası da yol bulmaya çok yardımcı oluyor. Limanda aslan heykelli sembolün bulunduğu platform da bütün turistler fotoğraf yarışında şak şak… 21.30 da karşı tarafda bulunan Casino otelin tepesinden yapılan lazer gösterisi de izlenebiliyor.

Ertesi günü Üniversal stüdyoların bulunduğu Sentosa eğlence adasına gitmeye ayırdım.

Metro da NE hattı ile Horbour front istasyonuna gelin.
Harbour station dan Vivo center dan sentosa Expres tren ile yada otobüsle S$2 a gidip, adada gezdikten sonra ücretsiz geri dönebilirsiniz. Adanın içinde ücretsiz servis veren tren için 3 durak var. 2.durak da Universal Studio nun olduğu bölüm. Daha önce Disneyland’e gitmediyseniz, harcayacak S$75 nız ve bütün gün vaktiniz varsa girebilirsiniz. Ben de çoğu insan gibi önünde fotoğraf çektirip adanın plaj tarafına yani son durağa gittim.
Son durak adanın oteli ve plajların olduğu bölge. Tatil için gelenlere konaklama imkanı sunuyor, benim gibi günü birlik gelenlere de 1-2 saat oturup bir şeyler içecek mekanlar var.

Litle India daki Hindu Tapınağı

Ada da hem eğlence hem plaj hem de aktivitelerle bütün günü geçirebilirsiniz ama benim için yarım gün yeterli oldu. aynı yoldan geri dönüp Singapur’un en ünlü alışveriş caddesi yani Orchard bölgesine rotayı çevirdim. bütün ünlü markaların devasal büyük mazağalarının olduğu cadde nin dışına çıkıp ara sokaklara dalarsanız güzel süprizler sizi bekliyor. Eski tarz ama bakımlı 2-3 katlı müstakil evlerin bulunduğu ara sokaklar hem sessiz sakin hem de oldukça zevkli yapılmış evlerin olduğu cadde de dolaşırken kendimi 100 yıl öncesinde geziyormuş gibi hissettim.

Hindu tapınağında tanrılardan biri

Tekrar merkeze döndüm, finansal merkezin karşısında yapay Tropikal bahçe nin de olduğu devasal casino otelin bulunduğu bölgeye tren gidiyor ama yürümeyi göze alırsanız 15-20 dakika da ulaşılabilir.
Otelin içine giriş serbest çünkü, aynı zamanda, içinden nehir geçen alışveriş merkezi ne de geçişi var.

Akşam yine metro ile otele dönmeden önce Hint li nüfusun yaşadığı bölgeye yani “Little India” ya uğradım. Tam anlamını veriyor, insan kendini Hindistan da gibi hissediyor. Profil % 90 Hintli, ülkenin bütün altın rezervi takı olarak dizayn edilmiş ve bu caddede satılıyor sanki. Sanırsınız Hintli yemiyor içmiyor altına, takıya yatırıyor bütün birikimini. Kültür böyle bir şey, nerede yaşadığınız önemli değil, sahip olduğunuz kültür altyapısı değişmiyor. Bizim Avrupa daki Türkler de olduğu gibi.

Caddenin kokusu da Hint restoranın day mışsınız gibi peşinizi bırakmıyor. Marketler, her tür Hint ürünü satan dükkanlar, mücevher cilerle ve tabii Hindu tapınağı.. Güney Hindistan da gördüğümüz Tapınağın benzeri burada da var üstelik inanılmaz ziyaretçi akınıyla. işten çıkan eve gitmeden önce tapınağa uğrayan halk için giriş de para tahsilatı yapan gişe var, darphane gibi mübarek. Önce gidip parasını verip Tanrıya sunulacak meyve ve çiçekleri almanız gerekiyor. Sonra sırayla tanrılara sunulan hediyeler ve dua larını yapan insanlarla tapınak oldukça kalabalık.

Çin Mahallesini gece gözüyle görmek için tekrar uğrayıp öyle döneyi diye düşündüm. Akşam restoran larıyla, dükkanlarıyla daha hareketli ve kalabalık caddeleri görmek lazım bence.

Singapur için 2-3 gün yeterli bir süre, toplu ulaşım kolay olduğu için istediğiniz yere kolayca ulaşıp görülmesi gereken yerleri çabuk gezebiliyorsunuz. Havaalanına tren ile kolayca gidebilirsiniz, yine tren ulaşım hızlı ve ekonomik.