Eskişehir de bir gün

İki gezgin olunca kahvaltı da buluşalım diye Eskişehir’e gidilir????

Sevgili arkadaşım Tezcan Efendioğlu ile Hızlı tren le günübirlik gittiğimiz şehirde hem gezdik gördük, hem çibörek yedik hemde şifalı suyunda hamam sefası yaptık…

Uzun zamandır gitmek isteyip ancak fırsat bulduğum Eskişehir, iç turizm de hakettiği gibi gidip görmeye değer. Üstelik İstanbul dan kalkan hızlı tren ile sadece 2.5 saat mesafede, bileti internet den alabilir yada direkt çağrı merkezini (444 8233 ) arayıp istediğiniz koltuğu seçebilirsiniz. https://ebilet.tcdd.gov.tr/view/eybis/tnmGenel/int_sat_001.jsf

İstanbul Eskişehir ekonomi sınıfı bilet 45tl, gidiş dönüş bilet alırsanız %20 indirimli yani toplam 72TL. isterseniz biletinizi erken alın ve masalı koltukları seçin ki sabah erken yola çıktığınız için kahvaltınızı rahat rahat yapın. Ayrıca vagonda dolaşan yiyecek ve içecek servisinden de alabilirsiniz, fiyatları oldukça makul.

Pendik hızlı tren garına gitmek için bizim için en uygun yol, Metro hattı ile Pendik istasyonuna inip ordan 2-3 nolu çıkışdan sonra yaklaşık 10 dakika yürümek oldu.

7.30 da Pendik den kalkan trenimiz 10.15 de Eskişehir garına yanaştı, şehrin tam merkezinde ki gar dan çıkınca sola dönüp direkt yürürseniz şehir içi tramvay hattını görebilirsiniz. Garın hemen karşısında tren biletini alabilirsiniz yada bizim gibi birilerinin kartını kullanıp ücretini verirsiniz, kişi başı 2.5tl.

Bizim ilk hedefimiz “Odun pazarı” oldu, bunun için SGK yönü tramvayına binip Atatürk lisesi durağında indik. İstersniz Lisenin hemen yanından yukarı çıkıp keşfe başlayabilirsiniz. http://www.odunpazari.bel.tr

Çok güzel restore edilmiş rengarenk Tarihi evleri, tertemiz sokakları, müzeleri, alıveriş için her türlü hediyelerin satıldığı dükkanları, her daim yardımcı güzel insanları ile günün çoğunu burada geçirebileceğiniz bir bölge.

Önce sokaklarda dolaşıp keşfettik nerde ne var diye, Atlıhan çarşısından geçip Kurşunlu Camii ve Külliyesinde Lületaşı müzesini gezdikten sonra yolun hemen karşında baktık ki bir Daktilo müzesi var. 3 katlı tarihi bir evde çoğu Tayfun Talipoğlu tarafından bağışlanmış 50-6
0 ların daktiloları, Bülent Ecevit’in kullandığı daktilolar sergileniyor. Giriş ücreti 2Tl

Cam sanatları müzesi 2 katlı bina da, alt kat da nadide cam eserler, geçici resim sergisi var, üst kat da ise video larla desteklenmiş şehrin tarihini anlatan bölüm. girişi 5TL

Artık öğlen oldu ve sıra yemek yemeye geldi, şehrin çiböreği meşhurmuş ee bizde gelmişken yiyelim. Kırım Tatar Çiğbörek Evi tavsiye edildi. Önce bir porsiyon isteyip sonra 2.porsiyonu da afiyetle yiyip üstüne tatlı ve çay ile daha da mutlu ettik midelerimizi.

Sonraki durağımız saat 14.00 de açılan “Yılmaz Büyükerşen Balmumu Heykeller Müzesihttp://www.balmumuheykeller.com/

Dünya nın bir çok büyük şehrinde olan “Madam Tussaud” gibi, ünlü kişilerin 160 adet Balmumu heykelleri sergileniyor bu güzel ve anlamlı müzede. Çoğu heykeli Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen’in yapıp hediye ettiği müze de Osmanlı dan kurtuluş savaşçılarına, Cumhurbaşkanlarından ünlü yazarlara, sanatçılara ve tabiiki ulu önder Atatürk’e ait bir çok kişinin heykelleri oldukça başarılı. Giriş ücreti 5TL

Artık ünlü Porsuk çayına gidip Sakarya ırmağının en uzun kolu olan (448km) Porsuk çağındayız. Adalar bölgesine giderken Hamam yolu bölgesi üzerindeki park, insana huzur veren, her detayı düşünülmüş modern bir yerdi. Şirinler çizgi kahramanları ile yapılan bir köşe ye, sokak hayvanları için yiyecek ve içecekleri buraya bırakın diye yazılmış. Ne kadar ince ve güzel bir düşünce!!

Eskişehir Lületaşı kadar kadar şifalı termal suları ile de ünlü ünlü, bunun sonucu da bir çok hamam var çevrede zaten bu o nedenle bu çarşıya Hamam yolu denmiş. Bizde yol üstünde bir keşif yapıyoruz ve sonra geri dönmek üzere adalar bölgesine gidip meşhur tekne turu yaptık. 12 dakikalık tur sadece 3.5 TL, altından geçtiğimiz köprüler, çevresindeki cafeler sanki bir Avrupa şehrindeymişiz gibi hissettiriyor.

Dönüş saatine henüz vaktimiz var ve bunu hamama gidip şifalı sularından yararlanmak için değerlendirmek istedik. Has otelin altındaki havuzlu hamam da güzel bir dinlenmeden sonra akşam 20.37 treni ile İstanbul’a geri döndük.

1 Güne sığdırdığımız bu geziyi tekrar etmek ve gidemediğimiz Sazova parkı nı bir sonraki sefere bırakıp tekrar gelmeyi planlarımıza aldık.

FOTOĞRAFLAR